Gündem sıkıcı, sinirler bozuk… Şöyle bir arşiv karıştıralım dedim, daha da sinirim bozuldu ama çok da eğlendim yalan yok. Yıllar önce ana haber bültenlerinde ya da kadın kuşağı programlarında parayla yalancılık yapan bir adam varmış meğer. Televizyoncuların imdat çekici olmuş bu adamın anlattıklarına şaştım kaldım. Bizi nasıl yemişler bunca yıl?
Kaynak: Hürriyet
Merhaba sevgili dostlar. Sizi biraz Dilan Polat ve Seçil Erzan gündeminden alıp yakın bir geçmişte şöyle bir dolaştıracağız. Yani ne zamanlar biliyor musunuz? Acun’un Televole’de muhteşem ingilizcesiyle kızlara “are you dance?” diye sorduğu yıllar…
Üstelik ana haber kavramına bambaşka boyutlar getiren Reha Muhtar da tam olarak gideceğimiz yerde olacak. Sizi dolandırıcılardan uzaklaştıracağım demiştim ama biz kandırılmayı seviyoruz dostlar, istesek de kaçamayız. Mesela bir zamanlar neleri yediğimizin bir kısmını şimdi göstereceğim size.
Öncelikle şu görseldeki adama iyi bakın. Yazıları okumanıza gerek yok, ben size anlatcam zaten. Bu adamın adı Yılmaz Durmuş. Kendisi yevmiyeli bir yalancı. O ne demek yani? Şu demek: 90’lı yıllar ve 2000’lerin başında bu abimiz, bir kameramanla dost oluyor. Sonra bu kameraman “gel lan seninle yalan haber yapalım, sen de başrol ol” diyor. Zaten tek gözü az gören, iş bulmakta zorlanan Yılmaz da bu teklifi hemen kabul ediyor. Bilirsiniz, yalancıya bazı yaptırımlar yok…
Mesela başlayalım neler yapmış Yılmaz Efendi? 2001 yılında bir televizyon kanalı Atilla Taş’ın gizli öz annesini ve gizli öz abisini bulduğunu iddia ediyor. Tabii bu sırada Atilla Taş’ın gerçek annesi de telefonla bağlanıyor. Zaten olaydan haberdar olmayan bir tek o kadıncağız.
Sonra bir de intihar edeni kurtarma şovu var, ki biliyorsunuz bu her zaman tutar. Kimler kimler yapmadı bu işi di mi? O zamanlar futbolcu Tanju Çolak da yapmış. Ve ne hikmetse senede 1 köprüden intihar eden adam kurtartmış Tanju. Mesela bu fotoğraftaki Yılmaz değil ama bahsedeceğim kurguda oynayan kişi Yılmaz.
Bir de 200 tane yumurta yeme haberi var. Bu diğerlerine göre daha tırt ama ilginç. Hani eskiden “Dikkat Şahan Çıkabilir”de skeçler vardı ya, aynı onun gibi bir olay.
Bu örneğe de “yaratıcı-korku” dalında ödül falan verilmeliydi. Nerden aklınıza geliyor böyle şeyler ya Allah Allah… Olay şu: Hasta bir adam var ve o kişi tabii ki Yılmaz. Bu gidiyor, Barış Manço’nun mezarındaki toprağı yiyor çünkü toprak şifalıymış. Üstüne bir de gerçekten iyileştiğini söylüyor ana haber bülteninde. Bu fikir tamamen haber merkezinden çıkmış bu arada. Ay bayılacam galiba…
Bu da tam yemek yerken izlemelik, bomboş Hollywood filmi gibi olay. Şimdi güya Yılmaz dilenci tamam mı? Ama haber başlığı “sosyetik dilenci” olarak belirlenmiş. Bu dilencinin cebinde telefonu, altında arabası ve gerektiğinde giydiği takım elbisesi var.
Şunu da anlatıp ağzımızı yavaştan kapatalım. Bu da bir kadın programı tarafından gelen bambaşka bir senaryo. Güya Yılmaz’ın karısı 10 yıl önce evlendiklerinde gelinlik giymediği için kocasını terk etmiş.
Bunlar daha Yılmaz’ın anlattıklarından birkaç tanesi. Neleri yemişiz gördünüz mü? Belki birkaç tanesini okurken hatırladınız bile. Bu arada Yılmaz bu yalancılık işini bırakmış çünkü alacaklarının yarısına o kameraman arkadaşları çökmüş. Hem yalan söyle hem paranı alama, olacak iş değil… O televizyonculara da burdan selam söylüyorum. Bizim kendi dolandırıcımız var, bize bulaşmayın!